9 Haziran 2010 Çarşamba

Anahtarsız Mavi Zindanlar

ÜÇ İKİ BİR KAYIT.... Anlamak için düşünmeye gerek yok, düşünmek için yargılamaya da gerek yok. Sözcüklerini birleştirmek için zekanı kullanıyorsan ne ala ancak konuşmak için, yumruklarını konuşturuyorsan çok yazık.Günler geçer büyürsün, ayakların ellere düşer, eller üstündeki bedenin de ayaklara düşecektir. Bunları bir bir yaşarsın, pişmanlıkların da olur, arada bir de ağlarsın. Tüm bunların yanında sırtında biriken yükler olacaktır, onları çantanda taşırsan, daha da artacaktır, büyüyecektir o çantanın hacmi. Bir gün bir olta takılacaktır ardından, çekecektir seni okyanusun diplerine, özlediğin o maviliklere, ancak okyanus mavisinin içerisinde bu sefer gökyüzü mavisini özleyeceksindir. Maviye özlemin her gün daha da değişecektir. Ona aşık olacaksındır, hapsedecektir seni en bilinmezliklerin içerisine. Öyle zamanlar olacaktır ki o maviliklerin içerisinde kimi zaman köpek balıklarından kaçarken, kimi zaman da mercanların üzerine uzanıp huzuru bulacaksındır, ancak hepsi mavinin altında gerçekleşektir. Hiç bir zaman maviye yukarıdan bakamayacaksındır. Çünkü bir kez takılmıştır olta ağzına. Sonra bu her aklına geldiğinde tekrar ağlamaya başlayacaksın.... KESTİK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

hadi ne söyliceksen söyle çabuk kayda giricem birazdan:)